22 yıllık AKP iktidarında eğitimin her geçen sene daha kötüye gittiğine vurgu yapan CHP Adana İl Başkanı Doç. Dr. Anıl Tanburoğlu, eğitimde yaşanan aksaklıkların ve gerilemelerin CHP iktidarında son bulacağını söyledi.
Tanburoğlu, AKP iktidarının eğitim sistemini bilerek ve isteyerek siyasallaştırdığını belirterek, "22 yıllık AKP iktidarında eğitim sistemi ideolojik hedefler için bir araç haline getirilmiştir. Bu süreçte, mevcut sorunlar çözülmek yerine yeni sorunlar eklenmiştir. 9 Milli Eğitim Bakanı değişmiş, her gelen bakan kendi sistemini uygulamaya koymuş ve öncekinin eleştirisini yapmıştır," dedi.
CHP Adana İl Başkanı Doç. Dr. Anıl Tanburoğlu'nun Açıklamaları
“Bugün okullarımızda 2024-2025 eğitim-öğretim yılının ilk ders zili çaldı. Ne yazık ki ne okullarımız ne de AKP iktidarının eğitim sistemini getirdiği koşullar, öğrencilerimizin, velilerimizin, öğretmenlerimizin, idarecilerimizin ve eğitim çalışanlarının heyecanlarını, isteklerini ve ihtiyaçlarını karşılamaya hazır değildir. 22 yıllık AKP iktidarında eğitim sistemi bilerek ve isteyerek siyasallaştırılmış, iktidarın ideolojik hedefleri için araç haline getirilmiştir. Bu süreçte var olan sorunlar çözülmek yerine yenileri eklenmiştir. 22 yılda 9 Milli Eğitim Bakanı değişmiş, bakanların ortalama ömrü iki buçuk yıl olmuştur. Her gelen bakan bir önceki sistemi eleştirmiş, yerle bir etmiş ve kendi ortaya attığı fikirleri apar topar uygulamaya koymuştur. 9 bakan, toplamda irili ufaklı 18 sistem değişikliği yapmış, lise ve üniversite sınavları defalarca değiştirilmiştir. Hiçbir değişiklik, etkisini değerlendirmeye yetecek kadar bile uygulamada kalamamıştır. Çocuklarımızın geleceği, AKP’nin ve bakanlarının elinde oyuncak edilmiştir.
Bu yıl okul öncesi, 1., 5. ve 9. sınıf öğrencilerimiz ve öğretmenlerimiz, bir eğitim programı olmaktan öte iktidarın çağ dışı eğitim manifestosu olma niteliğini taşıyan, Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli ile döneme başlıyorlar. İhtiyaç analizi ve pilot çalışması yapılmamış, hazırlanma ve onaylanma süreci katılımcı ve şeffaf yürütülmemiş, kaynakçası, bilimsel dayanakları ve yazarları belli olmayan, tüm uzmanların karşı çıkmasına rağmen onaylanan bu modele karşı Cumhuriyet Halk Partisi olarak idari işlemin iptali ve yürütmenin durdurulması talebiyle Danıştay’a dava açtık. Öğrencilerimizin ve öğretmenlerimizin vakti ve emeği AKP’nin siyasi hırsları nedeniyle daha fazla ziyan edilmeden bir an önce eski programlara dönülmesi için mücadele etmeye devam edeceğiz.
Öğretmenlerimiz bir yandan AKP iktidarının eğitimde yarattığı tahribatla mücadele etmeye çalışırken, bir yandan da kendi haklarına yapılan bir saldırıyla karşı karşıyadır. Öğretmenlik Mesleği Kanunu Teklifi, geçtiğimiz dönem Meclis’e sunulmuş, partimizin milletvekillerinin gösterdiği başarılı muhalefet sonucunda görüşmeler ekim ayına ertelenmiştir. Teklif, öğretmenlik mesleğini düzenleyecek nitelikte değildir; yalnızca atama bekleyen öğretmenleri elemek için hazırlanmıştır. Öğretmenlerin hakları tanımlanmamış, diğer eğitim çalışanlarıyla ilgili bir düzenleme yapılmamış, özel sektörde çalışan öğretmenlere yer verilmemiş, basamaklandırma sistemine çözüm sunulmamıştır. Amaç, öğretmenlik mesleğinin itibarını yükseltmek, öğretmenlerimizin ve eğitim bileşenlerinin haklarını tanımlamak değil; öğretmenlerin diplomasını çalmaktır. Üstelik bu yıl okullarımız yeni öğretmen ataması yapılmadan açılmıştır; okullarımızda öğretmen ihtiyacı devam etmektedir. Bakan Yusuf Tekin, 2 Eylül’de yaptığı açıklamada 'İhtiyacımız açısından şu anda yüzde 95'e yakın öğretmen normumuz dolu' dedi. Bakanın ifadesine ve MEB istatistiklerine göre 48.700 öğretmen ihtiyacı bulunuyor. Ancak 2023-2024 eğitim öğretim yılında valiliklerden alınan bilgiye göre 91 bin norm açığı bulunuyor. Geçtiğimiz yıl ise 85 bin ücretli öğretmen görevlendirildi. Veriler arasındaki tutarsızlıklar sürüyor. Bakanın açıklamasını doğru kabul etsek dahi bu yıl yapılacak olan 20 bin atama ile bu açığın kapatılamayacağı ortadadır. Bu açıklamaya dayalı olarak bu yıl en az 50 bin öğretmen ataması yapılmadığı takdirde öğrenciler öğretmensiz, öğretmenler ise öğrencisiz kalacaktır. Öğretmen açığı, yine ücretli öğretmenlik adı verilen emek sömürü sistemi ile kapatılmaya çalışılacaktır. Oysa AKP iktidarının seçim dönemlerinde vaatler verdiği KPSS mağdurları, engelli öğretmenler, memur öğretmenler, norm kadro sözü verilen PDR’ciler, çifte mağduriyet yaşayan depremzede öğretmenler, ek atama sözü verilen öğretmenler kendilerine verilen sözlerin tutulmasını bekliyor. AKP iktidarı bol keseden vaatler veriyor, ancak sözünü tutma noktasında hiçbir faaliyet göstermiyor.
Son olarak, okulların fiziki koşullarına da değinmek gerekirse okullar açılmasına rağmen okullarımıza temizlik ve güvenlik görevlisi ataması yapılmamıştır. Okulların ve çevresinin temizliği ve güvenliği, okul-aile birliklerine ve dolayısıyla velilere bırakılmıştır. Okul yöneticileri, bütçe eksikliği nedeniyle velilerden bağış talep etmek zorunda kalmaktadır.”
ADANA (UHA) - REMZİ YILDIRIM
SON YAZILAR